“Kepçe kulak” olarak bilinen kulakların dışa doğru açılması, kıkırdak kıvrımının yeterli düzeyde gelişmemiş olmasından kaynaklanır. Kıkırdak doku yeteri kadar gelişemediği için kafatasıyla arasında oluşması gereken açı genişler ve kulak çıkıntısı öne doğru eğilmeye başlar. Kulak şeklindeki bu bozukluk, kişinin sosyal hayatını etkilediği gibi öz güven eksikliği gibi psikolojik sorunlara yol açabilir. Kişinin sosyal açıdan daha iyi bir hayat sürmesi için eğer sorun ediyorsa, kepçe kulak probleminin cerrahi bir operasyon ile düzeltilmesi yerinde olur.

Otoplasti olarak da adlandırılan kepçe kulak ameliyatı, çocuklarda kulak gelişiminin tamamlandığı 5-6 yaşlarında yapılabilir. Çocukluk yıllarında tedavi olmamış yetişkinler de bu operasyonu yaptırabilirler. Hasta, operasyonun ardından aynı günün akşamında ya da duruma göre bir gün hastanede kaldıktan sonra taburcu edilir. Yetişkinler, yaklaşık 5-7 gün sonra iş hayatına, çocuklar ise yaklaşık 7 gün sonra okula dönebilir. Kepçe kulak ameliyatı (otoplasti), doğru bir yöntem ile yapıldığı takdirde kalıcılık açısından hasta memnuniyeti yüksek bir ameliyattır.

Kepçe kulak, yaygın olarak görülen bir gelişim anomalisidir. Kulak bölgesinde yer alan kıkırdakların gevşekliği, kulak katlantısının gelişmemiş olması, kepçe çukurunun derin olması,  kulak kepçesinin kafadan ayrık durması  gibi anatomik bozukluklar kepçe kulak görünümüne yol açar. Kepçe kulak sorunu, kalıtsal faktörlerden de kaynaklanır. Ailesinde, özellikle anne veya babasında kepçe kulak problemi olan kişilerde bu sorunun görülme olasılığı daha yüksektir. Ancak kepçe kulağı olan her kişinin çocuğunda aynı problem görülmeyebilir.

Kepçe kulak, özellikle çocukluk çağında akran zorbalığı gibi olumsuzluklara neden olabilir. Büyüdükçe okul gibi sosyal ortamlara giren çocuklar, kulaklarının görünümü nedeniyle arkadaş ortamlarında alay konusu olabilirler. Bu durum, travmalara, sosyal çekingenliğe, iletişim bozukluklarına, okul başarısızlığına ve öz güven kaybına sebep olur.

“Kepçe kulak” olarak bilinen kulakların dışa doğru açılması, kıkırdak kıvrımının yeterli düzeyde gelişmemiş olmasından kaynaklanır. Kıkırdak doku yeteri kadar gelişemediği için kafatasıyla arasında oluşması gereken açı genişler ve kulak çıkıntısı öne doğru eğilmeye başlar. Kulak şeklindeki bu bozukluk, kişinin sosyal hayatını etkilediği gibi öz güven eksikliği gibi psikolojik sorunlara yol açabilir. Kişinin sosyal açıdan daha iyi bir hayat sürmesi için eğer sorun ediyorsa, kepçe kulak probleminin cerrahi bir operasyon ile düzeltilmesi yerinde olur.

Otoplasti olarak da adlandırılan kepçe kulak ameliyatı, çocuklarda kulak gelişiminin tamamlandığı 5-6 yaşlarında yapılabilir. Çocukluk yıllarında tedavi olmamış yetişkinler de bu operasyonu yaptırabilirler. Hasta, operasyonun ardından aynı günün akşamında ya da duruma göre bir gün hastanede kaldıktan sonra taburcu edilir. Yetişkinler, yaklaşık 5-7 gün sonra iş hayatına, çocuklar ise yaklaşık 7 gün sonra okula dönebilir. Kepçe kulak ameliyatı (otoplasti), doğru bir yöntem ile yapıldığı takdirde kalıcılık açısından hasta memnuniyeti yüksek bir ameliyattır.

Kepçe kulak, yaygın olarak görülen bir gelişim anomalisidir. Kulak bölgesinde yer alan kıkırdakların gevşekliği, kulak katlantısının gelişmemiş olması, kepçe çukurunun derin olması,  kulak kepçesinin kafadan ayrık durması  gibi anatomik bozukluklar kepçe kulak görünümüne yol açar. Kepçe kulak sorunu, kalıtsal faktörlerden de kaynaklanır. Ailesinde, özellikle anne veya babasında kepçe kulak problemi olan kişilerde bu sorunun görülme olasılığı daha yüksektir. Ancak kepçe kulağı olan her kişinin çocuğunda aynı problem görülmeyebilir.

Kepçe kulak, özellikle çocukluk çağında akran zorbalığı gibi olumsuzluklara neden olabilir. Büyüdükçe okul gibi sosyal ortamlara giren çocuklar, kulaklarının görünümü nedeniyle arkadaş ortamlarında alay konusu olabilirler. Bu durum, travmalara, sosyal çekingenliğe, iletişim bozukluklarına, okul başarısızlığına ve öz güven kaybına sebep olur.

Çocuklarda kepçe kulak ameliyatları için ideal yaş, kulak gelişiminin tamamlandığı 5-6 yaştır. Çocukların ruhsal durumlarının olumsuz etkilenmemesi adına okul öncesi dönemde bu  ameliyatın yapılması tavsiye edilir. Ancak çocuklukta tedavi olmamış yetişkinler de yaşam kalitelerini yükseltmek, saçlarını rahatlıkla kısa kestirebilmek, kulaklarını saçla ya da çeşitli aksesuarlar yardımıyla kapatmak zorunda kalmamak için her yaşta ameliyat olabilirler.

• Hekim, muayene sırasında kulakların yapısını inceleyerek, normalin dışındaki durumları ve bunların nasıl ve ne kadar düzelebileceğini hasta ile paylaşır. Plastik cerrah, kepçe kulak ameliyatının hasta için uygun olduğuna karar verdikten sonra, hastanın sağlık durumunu göz önünde bulundurarak uygun olan anestezi şeklini ve cerrahi tekniği anlatır. Hastanın ameliyat öncesinde tüm kaygılarını ve sorularını hekime danışması, operasyon öncesi ve sonrasında yaşayacakları hakkında detaylı bilgi alması önemlidir. Çocuk hastalarda ise ameliyat kararı anne babalar ve gerekli durumlarda bir psikolog ile birlikte alınır.

Göz kapağı estetiği yaptıranların yorumları oldukça iç açıcı olmaktadır. Özellikle belli bir yaş üzerindeki bireylerin yaptırdığı bu yöntem, genel olarak memnuniyet vermektedir. Bu uygulama için yapılan yorum; yaptırıldığı ortam, uygulayan doktor ve kullanılan cerrahi yöntemlere göre farklılık göstermektedir.

Elverişli olmayan ortamda yapılan işlemlerin, olumlu bir sonuç vermesi oldukça düşüktür. Birçok kişinin yaptığı yorumlarda en önemli etken, uygulamayı yapacak doktorun planlı ve deneyimli olmasının ne kadar önemli olduğu konusudur. Doktorun planlı ve tecrübeli ilerlemesi hem hastanın psikolojisini hem de iyileşme sürecini olumlu bir yönde etkiler.

• Kepçe kulak ameliyatı (Otoplasti), genellikle yetişkinlerde lokal, çocuklarda ise genel anestezi altında gerçekleştirilir, yaklaşık 1-1,5 saat sürer.
• Yetişkin hastaların, ameliyattan yaklaşık 2-3 hafta önce sigara kullanmaması tavsiye edilir.
• Hastanın aspirin ve E vitamini gibi kan sulandırıcı ilaç ve takviyeleri, bitki çaylarını ameliyattan 1-2 hafta öncesinden itibaren tüketmemesi önerilir.
• Hastanın kullanması gereken ilaçları ve güncel sağlık durumunu, muayene sırasında doktora bildirmesi gerekir, ameliyat planlaması yapılırken bu durum göz önünde bulundurulur.

Otoplasti ameliyatında şekli bozuk kulak kıkırdağını normal anatomik şekline getirmek hedeflenir. Plastik cerrah, otoplasti ameliyatında farklı teknik ve yaklaşımlar uygulayabilir. Doktor, öncelikle kulak arkasından küçük bir kesi yapar. Bu kesiyle kulağın kıkırdağına ulaşır, bu kıkırdağı özel dikişler vasıtasıyla katlayarak ya da kıkırdağın bazı bölgelerini zayıflatarak ve incelterek yapabilir. Bazı durumlarda kıkırdaktan bir miktar çıkarması da gerekebilir. Hekim, kıkırdağın şekillendirme işlemini tamamladıktan sonra kulak arkasındaki kesiyi dikişlerle kapatır.

• Hasta, ameliyatın ardından aynı günün akşamında ya da duruma göre bir gün hastanede kaldıktan sonra taburcu edilir.
• Ameliyat sonrası kulak kanamasının önüne geçmek adına elastik bir bandaj sarılır, 2-3 gün sonra bu bandaj çıkarılarak yaralar kontrol edilir.
• Hasta, ameliyattan 2 gün sonra duş alabilir.
• Hastanın bandaj çıkarıldıktan sonra takılacak tenisçi bandını 1 hafta boyunca düzenli olarak, ardından 3 hafta boyunca yalnızca geceleri ve evin içinde kullanması kulak şeklinin daha iyi korunmasına yardımcı olur.
• Ameliyat sırasında kullanılan dikişler, yaklaşık 1 hafta içinde kendiliğinden erir.
• Kepçe kulak ameliyatından sonra kulakta ağrı ve şişliklerin olması normaldir. Hasta, ağrıları gidermek için doktorun reçete ettiği ağrı kesici ilaçları kullanabilir.
• Yetişkinler, yaklaşık 5-7 gün sonra iş hayatına, çocuklar ise yaklaşık 7 gün sonra okula dönebilir.
• Hasta, ağrı hissetmediği sürece ilk haftadan itibaren gözlük kullanabilir.
• Hastanın ameliyat sonrası yaklaşık 10-14 gün yoğun fiziksel aktivitelerden uzak durması gerekir.
• Ameliyatın ardından hastanın, 2-3 hafta boyunca kulakları darbelerden ve bükülmelerden koruması önemlidir.
• Ameliyat sırasında yapılan kesiler kulak arkasında kalır, böylelikle yara izi gizlenmiş olur.

Kepçe kulak ameliyatları, kalıcılık açısından hasta memnuniyeti yüksek bir işlemdir. Ameliyat sonrası kulaklarda nadiren açılma meydana gelebilir. Ancak bu operasyon, doğru bir yöntem ile gerçekleştirildiği müddetçe bu risk en aza iner.

Kepçe kulak ameliyatının ardından nadiren enfeksiyon veya kulak arkasındaki yaraların açılması gibi sorunlar meydana gelebilir. Ameliyatın ardından bandaj uygulaması ile kanama riski asgariye indirilir. İlerleyen dönemlerde hasta, asimetriler, düzensizlikler, şekil bozuklukları ve dikişlerin ele gelmesi gibi sorunlar yaşayabilir. Ancak bu riskler, doğru ve titiz bir cerrahi süreç ile minimize edilebilir.

Çocuklarda genel, yetişkinlerde genel ya da lokal anestezi altında yapılan kepçe kulak ameliyatı, genellikle 1-1,5 saat arası sürer.

Kepçe kulak sorunu, kendiliğinden ya da büyümeye bağlı olarak düzelmez. Hatta kıkırdaklar sertleştiğinden dolayı belirginliği de artar. Kepçe kulağın tedavisi, otoplasti olarak bilinen operasyonla mümkündür.

Yetişkinlerde kepçe kulak,  saç bantları ya da kulak arkasına sürülen çeşitli yapıştırıcı maddelerle kamufle edilmeye çalışılsa da bu yöntemler kalıcı değildir, ayrıca bu yapıştırıcı maddeler kanserojen etkiler gösterebilirler.

Kepçe kulak problemi, ameliyatsız olarak yalnızca yenidoğan döneminde düzeltilebilir.  Doğumun ardından ilk 3 ay, kulak kıkırdağı oldukça yumuşak olduğu için çeşitli bandaj ve kalıp uygulamalarıyla şekillendirilebilir. Ancak bu tekniklerin uygulanması, 3 ayın ardından kulak kıkırdağı sertleşmeye başladığı için başarıyla sonuçlanmaz.

Kepçe kulak ameliyatının ardından 2-3 gün hastanın istirahat etmesi önemlidir. Yetişkinler, yaklaşık 5-7 gün sonra iş hayatına, çocuklar ise yaklaşık 7 gün sonra okula dönebilir. Kulakların son halini alması yaklaşık 3-6 ay sürebilir.

Kepçe kulak ameliyatı (Otoplasti), kalıcılık açısından hasta memnuniyeti yüksek bir operasyondur. Operasyonun ardından kepçe kulak görünümü tamamen ortadan kalkar, kişi doğal görünen kulaklara sahip olur. Ameliyat sonrası kulaklarda nadiren açılma oluşabilir. Ancak bu operasyon, doğru bir yöntem ile titizlikle gerçekleştirildiği müddetçe bu risk minimize edilmiş olur.