Plastik cerrahi girişimleri içinde meme büyütme cerrahisi kadar hem bilimsel hem de politik tartışma yaratan başka bir girişim yoktur. Bugün Amerika Birleşik Devletleri’nde 2 milyondan fazla kadında meme protezi bulunmaktadır. Bu sayı ülkemizde de giderek artmaktadır. Meme büyütme cerrahisi aşağıda belirtilen çeşitli nedenlerle yapılan cerrahi bir girişimdir:

*Kişisel sebeplerle memelerinin küçük olduğunu düşünen kadınlarda vücut hatlarını düzeltmek için,

*Gebelik sonrası meme hacmindeki kaybı düzeltmek için, 

*Meme büyüklüğünde simetrinin sağlanması için,

*Çeşitli durumlarda memeyi yeniden oluşturmak için,

*Tıbbi ya da kozmetik nedenlerle yerleştirilen meme implantlarının (protezlerinin) değiştirilmesi için.

Silikon protezlerin meme kanserine yakalanma riskini artırıp artırmadığı ve oluşan bir meme kanserinin saptanmasını gizleyip gizlemediği konusu uzun yıllardır tartışma ve merak konusudur. 1995 yılında Kanada’da 11.000 hasta üzerinde yapılan ve bugüne dek yapılmış en fazla hasta sayısına sahip bir araştırmada, meme büyütme ameliyatı uygulanmış hastalardaki meme kanseri görülme oranı, meme protezi olmayan hastalarla karşılaştırılmış ve sonuçta meme büyütme ameliyatı uygulanan hastalardaki meme kanseri görülme sıklığında genel nüfusa oranla istatistiksel olarak belirgin fark olmadığı saptanmıştır.1999 yılında, Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi Tıp Enstitüsü tarafından yapılan araştırmada da meme protezli hastalarda ilk ya da tekrarlayan meme kanseri görülme sıklığında bir artış olmadığı görülmüştür.Meme protezleri hakkında diğer bir kuşku kaynağı da, bu protezlerin mammografi sırasında x-ışınlarını engelleyerek meme kanserinin tanısını geciktirmesidir. Ancak bu konuda da yapılan çalışmalar göstermiştir ki, protezli hastalarda mammografinin etkinliği protez olmayan hastalar ile hemen hemen aynıdır. 10 yıldan uzun süredir bulunan meme protezlerinde, protezin çevresindeki kapsülün içinde ince kalsiyum tabakaları oluşabilmektedir. Her ne kadar küçük lezyonları gizleme ya da kanseri taklit etme gibi durumlara yol açmadığı söylense de dikkatli olunması ve mammogramların özellikle protezli hastaların mammografisinde deneyimli radyologlar tarafından incelenmesi gerekmektedir. Ayrıca, göğüs kasının altına protez yerleştirilen hastaların mammografik incelemesinde, meme bezinin altına yerleştirilen protezlere oranla daha iyi görüntü edildiği bildirilmektedir. Öte yandan, mammografi yapılamayan hastalarda, meme ultrasonografisi ve manyetik rezonans görüntüleme ile de meme dokusu incelenebilmekte ve şüpheli lezyon varsa saptanabilmektedir. Özet olarak, meme protezli hastalarda meme kanseri gelişme riskinde bir artış olmadığını söyleyebiliriz.

1994 yılında İngiliz Sağlık Bakanlığı’nın bir araştırmasına göre annedeki meme protezlerinin bebekte herhangi bir tehlike oluşturmadığı bildirilmiştir. Bu çalışmanın sonucunda meme protezi olan annelerin emzirmesine engel olacak hiçbir kanıt bulunamamıştır. 1991 yılında yapılan bir çalışmada meme protezi olan annelerde, anne sütünde düşük düzeylerde silikon saptanmış; ancak bu çalışmada aynı miktarda silikonun, meme protezi olsun olmasın, çalışma grubundaki tüm annelerin sütünde bulunduğu ortaya çıkmıştır. Hatta 1999 yılındaki Amerikan Ulusal Bilimler Akademisi Tıp Enstitüsü tarafından yapılan çalışmada inek sütü ve mama formüllerinde bile anne sütünden daha fazla miktarlarda silikon bulunduğu gösterilmiştir. 

Meme büyütme cerrahisi uygulanan hastalarda emzirmenin etkilenmesi ancak teknik sebeplerden olabilir. Örneğin, meme başı çevresinde yapılan kesilerde, meme başının alt yarısına gelen süt kanalları kesilebilir. Ancak meme altı ve koltuk altı kesilerinde böyle bir durum ile karşılaşılmadığı gibi; protezler meme altı ya da kas altı düzlemlere yerleştirildiğinden ötürü meme bezine herhangi bir zarar gelmesi de söz konusu değildir.

Silikon implantlar, göğüs büyütme ameliyatları gibi estetik cerrahi uygulamalarda kullanılan ve meme dokusunun altına veya arkasına yerleştirilen protezlerdir. Silikon implantların farklı çeşitleri ve tipleri mevcuttur ve ameliyat öncesinde, hastanın tercihleri ve ihtiyaçlarına göre en uygun seçeneğin belirlenmesi önemlidir. İşte silikon implantların bazı yaygın çeşitleri:

1. Doldurulmuş Silikon Jel İmplantlar: Doldurulmuş silikon jel implantlar, silikon jel ile dolu olan ve elastik bir doku ile kaplanan implantlardır. Bu tür implantlar, doğal bir doku ve hissiyat sağlar ve genellikle daha sık tercih edilir.

2. Tuzlu Su Dolu (Saline) İmplantlar: Tuzlu su dolu implantlar, tuzlu su çözeltisi ile doldurulan ve elastik bir doku ile kaplanan implantlardır. Bu tür implantların avantajı, sızıntı durumunda tuzlu suyun vücut tarafından emilebilir olmasıdır.

3. Yapılandırılmış (Gummy Bear) İmplantlar: Yapılandırılmış implantlar, yoğun silikon jel ile doldurulan ve daha sıkı bir yapıya sahip olan implantlardır. Bu tür implantlar, zamanla şekillerini koruyabilen ve daha az sızıntı olasılığına sahip olabilirler.

4. Dairesel ve Anatomik (Droplet) İmplantlar: Dairesel implantlar, meme hacmini üst ve alt kısımlarda eşit şekilde dağıtan yuvarlak şekilli implantlardır. Anatomik implantlar ise doğal meme şeklini taklit eden ve üst kısımları daha ince olan damla şeklindeki implantlardır.

Kadınlarda ideal meme şekli ve büyüklüğü, estetik algılar, kültürel etkiler, moda ve medya gibi birçok faktöre bağlı olarak kişisel tercihlere göre değişebilir. Bu nedenle, ideal meme şekli ve büyüklüğü tamamen bireysel bir konudur ve her kadının kendi algısı ve vücut yapısıyla uyumlu olmalıdır.

Bazı kadınlar, simetrik ve yuvarlak hatlara sahip, dolgun ve gösterişli memeleri tercih edebilirken, diğerleri daha sade, doğal ve küçük bir görünümden hoşlanabilir. Bir kadının ideal meme şekli, vücut oranlarına ve kişisel tercihlere göre belirlenir. Vücut yapısı ve kemik yapısı, meme şekli ve büyüklüğü üzerinde doğrudan etkiye sahip olabilir.

Estetik cerrahi teknikleri, kadınların meme boyutunu veya şeklini istedikleri yönde değiştirmelerine yardımcı olabilir. Göğüs büyütme ameliyatları, meme boyutunu artırmak için kullanılan silikon veya tuzlu su dolu protezlerin meme dokusunun altına veya arkasına yerleştirilmesiyle gerçekleştirilir.

Bu ameliyatlar, meme estetiğini ve dolgunluğunu artırarak kadınların kendine olan güvenini artırmalarına yardımcı olabilir. Ancak, ameliyatın sonucunda elde edilecek meme boyutu ve şekli, hastanın önceden belirlenen beklentilere ve vücut yapısına uygun olmalıdır.

Unutulmaması gereken önemli nokta, estetik ameliyatların kişinin fiziksel özelliklerini ve vücut yapısını ön plana çıkarmak, daha iyi hissetmelerini sağlamak amacıyla yapıldığıdır. Bu nedenle, meme büyütme veya diğer estetik ameliyatlar düşünülen kişilerin, uzman bir plastik cerrahi ile detaylı bir danışma süreci geçirerek, ameliyatın riskleri ve sonuçları hakkında tam bilgi sahibi olmaları önemlidir.

Sonuç olarak, kadınlarda ideal meme şekli ve büyüklüğü kişisel tercihlere ve estetik algılara bağlıdır. Her kadın kendi vücut özellikleri ve beklentileri doğrultusunda, kendini en iyi hissedeceği meme boyutunu ve şeklini tercih edebilir.

Ameliyatta kullanılacak silikon implant büyüklüğü, kişinin fiziksel özellikleri, vücut yapısı, meme dokusu, estetik tercihleri ve ameliyatın hedefi göz önünde bulundurularak belirlenir. İdeal implant büyüklüğü, kişinin vücut orantılarıyla uyumlu ve doğal bir görünüm sağlayacak şekilde seçilmelidir.

Ameliyat öncesinde, bir plastik cerrahi uzmanı ile detaylı bir danışma süreci geçirilir ve kişinin beklentileri, ameliyat hedefleri ve vücut özellikleri değerlendirilir. Bu süreçte, implant seçimi ve büyüklüğü konusunda kişiye rehberlik edilir. İşte silikon implant büyüklüğünün belirlenmesi için kullanılan bazı yöntemler:

1. Vücut Ölçümleri: Uzman, kişinin vücut ölçülerini değerlendirerek vücut proporsiyonlarına uygun bir implant seçebilir. Omuz genişliği, göğüs genişliği ve bel ölçüsü gibi faktörler dikkate alınır.

2. Simülasyon ve Görsel Yardımcılar: Bilgisayar simülasyonları ve görsel yardımcılar, kişiye ameliyat sonrası tahmini sonuçları göstererek yardımcı olabilir. Böylece, kişi istediği büyüklük ve şekle daha iyi karar verebilir.

3. Meme Dokusu ve Esneklik: Meme dokusunun durumu, cilt elastikiyeti ve mevcut meme büyüklüğü, implant seçimini etkileyen faktörlerdir. Meme dokusunun uygun bir şekilde protezle desteklenebilmesi önemlidir.

4. Kişisel Tercihler: Ameliyat adayının kişisel tercihleri ve estetik görüşleri dikkate alınır. Plastik cerrahi uzmanı, kişiyle birlikte beklentileri ve istenilen sonuçları anlamak için iletişim kurar.

5. Farklı İmplant Boyutları Denemesi: Bazı durumlarda, ameliyat öncesinde farklı implant boyutlarının dolgu torbaları kullanılarak denemesi yapılabilir. Böylece, kişi ameliyat sonrası sonuçları daha iyi tahmin edebilir.

Ameliyatta kullanılacak silikon implant büyüklüğü, hastanın istekleri, sağlık durumu ve doktorun tecrübesi göz önünde bulundurularak karar verilir. Doğru implant boyutunun belirlenmesi, ameliyatın başarısı ve kişinin ameliyat sonrası memnuniyeti için önemlidir.

Meme silikonu yerleştirme işlemi, çeşitli yöntemlerle gerçekleştirilebilir. Bunlar arasında “koltuk altından” (aksiller), “meme altından” (inframammary) ve “meme başından” (periareolar) kesi yoluyla yerleştirme yöntemleri bulunmaktadır. Her yöntemin kendi avantajları ve dezavantajları vardır.

Koltuk altından yerleştirme yöntemi, izin meme dokusunun dışında koltuk altında kalmasına olanak tanır ve böylece meme üzerinde iz olmaz. Ancak bu yöntem teknik olarak zorlu olabilir ve daha az yaygın olarak tercih edilir.

Meme altından yerleştirme yöntemi, meme altında yapılan bir kesi aracılığıyla implantın yerleştirilmesini içerir. Bu yöntem, cerrahın daha iyi görüş açısı ve kontrolüne izin verir ve sık tercih edilir.

Meme başından yerleştirme yöntemi ise meme başının etrafındaki kesi ile implantın yerleştirilmesini içerir. Bu yöntem, izin meme başının rengi ile cilt rengi arasında uyumlu olması nedeniyle daha az belirgin olmasını sağlar.

Hangi yöntemin en uygun olduğunu belirlemek için, cerrahın değerlendirmesi ve hastanın özel ihtiyaçları dikkate alınmalıdır. Ameliyat öncesinde plastik cerrahınızla bu konuyu ayrıntılı olarak görüşmelisiniz.

Son dönemde kadınların geçirdikleri estetik operasyonlar arasında en çok yaptırılanların arasına girmeyi başarmış olan meme büyütme ameliyatı, kadınların aklında birçok soru işareti uyandırmaktadır. En çok sorulan sorulardan biri ise “Meme büyütme ameliyatı en uygun dönem ne zamandır?”

Bu sorunun cevabını belirlemek için hastalarımız ilk olarak bu prosedürü ne için seçtiklerini belirlemelidir. Örneğin; yaz aylarında güzel bir vücuda sahip olmak ya da tören, yemek vs. gibi aktivitelere daha güzel bir vücutla katılma isteği ameliyat zamanını belirlemektedir. Unutmayın ki göğüs ameliyatı dinlenme ve iyileşme süreci gerektiren bir süreçtir. Tabi ki her hastamızın estetik ameliyat geçirdiği ertesi gün plaja ya da işe gidebilmesini isteriz. Fakat dediğimiz gibi göğüs büyütme ameliyatlarında kadının vücuduna yerleştirilen implantı benimsemesi ve doğal bir görünüme kavuşması için belirli bir iyileşme sürecine ihtiyaç vardır.

Bu yüzden bahar ve yaz ayları kadınların göğüs büyütme operasyonu için kadınların en çok tercih ettikleri zamandır. Özellikle hastalarımız nisan ve mayıs aylarında operasyon yaptırarak yaz aylarına hazır bir şekilde girmek istemektedir.

Birçok hastanın ve doktorun görüşüne göre ise, yapılan ameliyatın tam olarak iyileşmesi, göğüs hatlarının tam oturması ve yaz ayları için hazır olmak isteyen hastalar için kış-sonbahar aylarının ideal olduğudur.

1. Sağlık Sorunları: Kronik hastalıkları veya ciddi sağlık sorunları olan kişiler ameliyat için uygun adaylar değildir. Ameliyat, genel sağlık durumu iyi olan kişilere tavsiye edilir.

2. Meme Gelişimi Tamamlanmamış Kişiler: Meme dokusunun gelişimi tamamlanmamış olan gençler ve ergenler göğüs büyütme ameliyatı için uygun adaylar değildir. Meme gelişimi genellikle 18-21 yaşları arasında tamamlanır ve ameliyat bu yaşlardan sonra düşünülmelidir.

3. Hamilelik ve Emzirme Dönemi: Hamilelik döneminde ve emziren kadınlar için göğüs büyütme ameliyatı uygun değildir. Hamilelik sürecinde meme dokusunda değişiklikler olabilir ve ameliyat sonuçları etkilenebilir.

4. Psikolojik Hazırlık: Ameliyatın psikolojik yönü de göz önünde bulundurulmalıdır. Ameliyat adayının ameliyata ve sonuçlarına hazır olması önemlidir. Ameliyat sonrası süreçte de duygusal olarak destekleyici bir ortamda olmak önemlidir.

5. Sigara Kullanımı: Sigara kullanan kişiler ameliyat için uygun adaylar değildir. Sigara kullanımı, ameliyat risklerini artırabilir ve iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir.

6. Yeterli Meme Dokusu Olmaması: Göğüs büyütme ameliyatı için yeterli meme dokusu olmayan kişiler, uygun adaylar değildir. Ameliyat sonrası protezlerin doğal bir görünüm elde etmesi için yeterli meme dokusu gerekir.

7. Geçmişte Radyoterapi veya Radyasyon Tedavisi: Göğüs bölgesinde geçmişte radyoterapi veya radyasyon tedavisi görmüş kişiler için ameliyat riskli olabilir.

8. İleri Yaş: İleri yaşta olan kişilerin ameliyat riskleri daha yüksek olabilir. Bu nedenle, yaşlı bireyler için ameliyat kararı dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir.

Meme büyütme ameliyatı süresi, kullanılan tekniklere, implantın yerleştirilme yöntemine, cerrahın deneyimine ve hastanın anatomik özelliklerine göre değişebilir. Genellikle meme büyütme ameliyatı 1 ila 2 saat arasında sürer. Ancak, bu süre tamamen hastanın durumuna bağlı olarak daha uzun veya daha kısa olabilir.

Ameliyat süresi, implantın yerleştirme yöntemi (kas altı, kas üstü), implantın boyutu, cilt durumu, genel sağlık durumu ve diğer faktörler gibi birçok faktöre bağlı olarak değişebilir.

Meme büyütme ameliyatından sonra yatma şekli, ameliyatın başarılı iyileşme süreci için önemlidir. Uygun yatma pozisyonu, implantların yerine oturmasına ve iyileşme sürecinin olumlu etkilenmesine yardımcı olabilir. İşte ameliyat sonrası yatma şekli için bazı öneriler:

1. Sırt Üstü Yatma: Ameliyat sonrası dönemde en uygun yatma pozisyonu, sırt üstü yatmaktır. Bu pozisyon, göğüslerinize baskı yapmadan, düz bir şekilde dinlenmenizi sağlar.

2. Yana Dönme: Sırt üstü yatma zor geliyorsa, yana dönebilirsiniz. Ancak, meme dokularına ve implantlara baskı yapmamaya dikkat etmelisiniz. Bu nedenle, yana dönerken yastıklarla desteklemek ve göğüslerinizi sıkıştırmamak önemlidir.

3. Yüz Üstü Yatmamak: Ameliyat sonrası dönemde yüz üstü yatmaktan kaçınmalısınız. Bu pozisyon, göğüslerinize ve implantlara baskı yapabilir, iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir ve implantların yerleşmesini etkileyebilir.

Ameliyat sonrası yatma pozisyonu konusunda, cerrahınızın verdiği talimatları dikkatlice takip etmeniz önemlidir. Her hastanın iyileşme süreci farklıdır, bu nedenle size özel tavsiyeler almak önemlidir. Ayrıca ameliyat sonrası dönemde, belirli sürelerde pozisyon değiştirmek ve yavaşça hareket etmek de önemlidir.

Hasta, operasyon saatinin gelmesinden yaklaşık yarım saat önce ameliyat odasına alınır. Anestezi için gereken prosedürler dahilinde işlemler gerçekleştirilir ve operasyon icra edilir. Popo estetiği için kullanılan yöntemlere göre operasyon süresi yarım saat ile beş saat arasında değişiklik gösterebilir. Beş saatin üzerine de çıktığı görülse de bu oldukça nadirdir.

Meme büyütme ameliyatından sonra yan veya sırtüstü yatma konusunda, cerrahınızın önerdiği talimatlara uymanız önemlidir. Genellikle cerrahlar, ameliyat sonrası dönemde hastaların en az 2-3 hafta boyunca sırt üstü yatmalarını önerirler. Bu süre boyunca yatma pozisyonu, göğüslerinize ve implantlara baskı yapmayacak şekilde olmalıdır.

Yan veya karın üzeri yatmak, göğüslerinize ve dikiş yerlerine baskı yapabilir ve iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, ameliyat sonrası dönemde sırt üstü yatmak önemlidir.

Ancak, her hastanın iyileşme süreci farklı olabilir ve cerrahınızın talimatları size özgü olacaktır. Ameliyat sonrası kontrollerinizde, cerrahınızla bu konuyu mutlaka görüşmelisiniz. Cerrahınız, iyileşmenizin ilerlemesine bağlı olarak yan veya sırt üstü yatma konusunda size daha spesifik talimatlar verecektir.

Meme büyütme ameliyatı ile elde edilen estetik sonuçlar, genellikle uzun süreli ve kalıcıdır. Ancak, kalıcılık süreci kişinin yaşam tarzına, yaşına, cilt yapısına, vücut değişikliklerine ve implantın kullanıldığı yılların sayısına bağlı olarak değişebilir.

Silikon implantların kullanıldığı meme büyütme ameliyatları, genellikle uzun yıllar boyunca etkili bir şekilde çalışır ve sonuçları kalıcıdır. İmplantların kalıcı olmasının yanı sıra, ameliyat sonrası dönemde dikkatli bir iyileşme süreci ile desteklendiğinde sonuçlar daha iyi olur.

Ancak, zamanla cilt ve meme dokusu yaşlanabilir, vücut kilo alıp verebilir ve hamilelik gibi yaşam olayları etkileyebilir. Bu durumlar, ameliyat sonrası sonuçların zamanla değişebileceği anlamına gelir. Ayrıca, implantın bulunduğu zaman içinde oluşabilecek implantla ilgili sorunlar da sonuçları etkileyebilir.

Operasyonun tamamlanmasından sonra üçüncü aydan itibaren ağır sporlarla uğraşan tekrar dönülebilir. Öncesinde ise vücudun tamamını baskıdan uzak tutacak şekilde hareket etmek, spor yapmak veya çalışmak gerekmektedir.

Evet, meme büyütme ile meme dikleştirme prosedürleri birlikte yapılabilir. Bu kombinasyon işlemine “meme büyütme ve dikleştirme” veya “meme büyütme ile mastopeksi” denir. Bu tür bir işlem, hem meme hacmini artırmak hem de meme dokusunu kaldırmak ve sıkılaştırmak için gereklidir.

Meme dikleştirme, meme sarkmasını düzeltmek için uygulanan bir prosedürdür. Bu genellikle yaşlanma, hamilelik, emzirme veya aşırı kilo kaybı gibi faktörler nedeniyle meme dokusunun yer çekimi etkisiyle sarkması durumunda tercih edilir. Meme büyütme ameliyatı, implantlar kullanılarak meme hacminin artırılması amacıyla yapılır.

1. Enfeksiyon: Ameliyat sonrasında meme dokusu etrafında enfeksiyon gelişebilir. Genellikle antibiyotiklerle tedavi edilebilir, ancak ciddi durumlarda implantların çıkarılması gerekebilir.
2. Kanama: Ameliyat sırasında veya sonrasında kanama oluşabilir. Ciddi kanamalar nadir olsa da gerektiğinde yeniden müdahale gerekebilir.
3. İmplant Sıkışması veya Kayması: Meme implantları yerinden kayabilir veya sıkışabilir. Bu durumda, ek cerrahi müdahale gerekebilir.
4. Duyu Kaybı: Bazı kadınlar ameliyat sonrasında meme veya meme ucu bölgesinde geçici veya kalıcı duyu kaybı yaşayabilir.
5. Skar Dokusu: Ameliyat yerinde aşırı skar dokusu oluşabilir. Bu durum implantın etrafında sertlik ve deformasyona neden olabilir.
6. Asimetri: Meme implantlarının boyutu veya pozisyonu farklı olabilir, bu da meme asimetrisine neden olabilir.
7. İmplant Sızıntısı veya Yırtılması: Tuzlu su veya silikon jeli ile doldurulmuş implantlar, nadiren sızıntı veya yırtılmaya neden olabilir. Silikon jel implantlarının sızması, implantın değiştirilmesi gerektirebilir.
8. Anestezi Riskleri: Genel anestezi altında yapılan herhangi bir ameliyat gibi, meme büyütme ameliyatında da anesteziye bağlı riskler vardır.
9. Estetik Beklentilerin Karşılanmaması: Ameliyat sonucu, hastanın beklentilerini karşılamayabilir veya beklenen sonucun elde edilememesi hayal kırıklığına neden olabilir.

Genelde ilk üç ay boyunca ayda bir; sonrasında ise üç ayda bir olacak şekilde operasyonun sonuçları kontrol edilir. Üçüncü aydan itibaren yapılan estetik operasyonda değişme ihtimali yoktur. Bu sebepten ötürü üçüncü aydan itibaren düzenli kontrole de gerek kalmayabilir. Yapılan kontrollerde protezlerin durumu, enjekte edilen yağların veya dolgu malzemelerinin durumu incelenir. Popo ile bel ve kalça açısı; poponun dolgunluğu ve diğer parametreler kontrol edilir.

Silikon meme implantlarının ömrü genellikle değişkenlik gösterebilir ve tamamen öngörülemeyen bir süreçtir. Meme implantlarının dayanıklılığı ve ömürleri, çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir. İmplantların ömrü, implantın kalitesi, hastanın yaşam tarzı, aktiviteleri, implantın konumu, cilt yapısı ve genetik faktörler gibi çeşitli etkenlere bağlıdır.

Birçok implant üreticisi, implantların tahmini ömrü hakkında genellikle 10 ila 20 yıl arasında bir tahminde bulunsa da, bu sadece bir tahmindir ve garantili bir süre değildir. İmplantlar, bu süreden önce de sorunsuz bir şekilde hizmet verebilirken, bazı durumlarda daha kısa süre içinde sorunlar yaşanabilir. Aynı şekilde, implantlar 20 yıldan daha uzun süre dayanabilirler. Ancak, implantların 20 yıldan daha uzun süre kullanılması tavsiye edilmez ve belirli bir süre sonra değiştirilmeleri önerilir.

Silikon meme implantlarının zamanla eskimesi, sızıntı yapma olasılığı ve deformasyon riski gibi faktörler göz önünde bulundurularak, cerrahlar genellikle implantların belirli aralıklarla değiştirilmesini veya gözlem altında tutulmasını önerirler.

Silikon meme implantları, genellikle gebelik veya emzirme sürecine engel değildir. Birçok kadın, silikon implantlarına sahipken sağlıklı bir gebelik geçirebilir ve bebeğini emzirebilir. Ancak, implantlarla ilgili bazı konuları göz önünde bulundurmak önemlidir:

1. Gebelik ve Meme Değişiklikleri: Gebelik dönemi boyunca hormonal değişiklikler meme büyüklüğünde artışa ve dolgunluğa neden olabilir. İmplantlarınız varsa, meme büyümesi daha belirgin olabilir. Gebelik sonrasında, meme boyutu normale dönebilir veya değişebilir.
2. Emzirme: Silikon meme implantları emzirmeye engel değildir. İmplantların konumu ve yerleştirme yöntemi, emzirme özelliğini etkilemez.
3. İmplantların Etkisi: Gebelik ve emzirme süreci, memelerdeki dokuları ve cildi etkileyebilir. Bu nedenle, yaşanabilecek değişiklikleri ve olası sonuçları doktorunuzla konuşmak önemlidir.
4. Riskler: Gebelik sırasında meme büyüklüğünde artış ve süt üretiminin başlaması, implantların etrafında deformasyona neden olabilir. Ancak, bu tür komplikasyonlar nadirdir ve çoğunlukla hafiftir.

Evet, sarkmış göğüsler meme düzeltme ameliyatı ile düzeltilebilir. Meme düzeltme ameliyatı, tıbbi olarak “mastopeksi” olarak adlandırılır ve göğüslerin sarkıklığını düzeltmek ve daha estetik bir görünüm sağlamak için kullanılır.
Sarkmış göğüsler, yaşlanma, gebelik ve emzirme, kilo değişiklikleri, yerçekimi etkisi ve genetik faktörler gibi çeşitli nedenlerle oluşabilir. Sarkık göğüslerin düzeltilmesi, genellikle şu durumlarda düşünülür:

1. Meme dokusunun sarkması,
2. Meme uçları (meme başları) aşağı doğru bakıyor veya aşağı doğru yönlendirilmiş,
3. Meme asimetrisi,
4. Meme büyüklüğündeki farklılıklar.

Mastopeksi ameliyatı, aşağıdaki adımları içerebilir:

1. Sarkık doku ve fazla cilt çıkarılır.
2. Meme dokusu yeniden şekillendirilir ve yukarı doğru konumlandırılır.
3. Meme ucu (meme başı) gerektiğinde yukarıya doğru taşınır ve dikleştirilir.
4. Göğüs derisi sıkılaştırılır ve meme implantları kullanılıyorsa, implantlar yerleştirilir.

Mastopeksi ameliyatı, meme protezi (implant) ile birleştirilebilir. Eğer kişinin göğüslerinde hem sarkma hem de hacim kaybı varsa, sadece meme düzeltme ameliyatı yerine meme protezi ile birlikte yapılan bir kombinasyon ameliyatı da tercih edilebilir.

Meme düzeltme ameliyatı sonrasında, hastanın göğüsleri daha dik, daha genç ve daha estetik bir görünüm kazanır. Ancak, ameliyat sonrası izler ve iyileşme süreci her hastada farklılık gösterebilir.

Ameliyat ile Büyültülen Göğüslerin Sarkması: Silikon meme implantları ile yapılan meme büyütme ameliyatı sonrasında, göğüslerde sarkma olma olasılığı vardır. Ancak, sarkmanın oluşması genellikle implantın boyutu, yerleştirme yöntemi, cilt elastikiyeti ve yaşam tarzı gibi faktörlere bağlıdır. Sarkmayı en aza indirmek için uygun boyutta implant seçimi ve düzenli olarak uygun sütyen kullanımı önerilebilir.

Silikon meme ameliyatı için herhangi bir mevsim veya dönem yoktur. Ameliyat zamanlaması, hastanın kişisel tercihleri ve sağlık durumu ile cerrahın önerilerine bağlı olarak belirlenir. Hastanın iyileşme sürecini en iyi şekilde geçirebilmesi için ameliyattan sonra en azından birkaç gün dinlenme ve izin alması önemlidir.

Meme büyütme ameliyatı sonrasında hafif ila orta düzeyde ağrı veya rahatsızlık hissedilebilir. Ancak ağrı, her hastada farklılık gösterebilir ve çoğu kişi için yönetilebilir düzeydedir. Cerrahınız, ameliyat sonrası ağrıyı yönetmek için size uygun ağrı kesiciler ve diğer yöntemler önerebilir.

Meme büyütme ameliyatı sonrasında, meme masajı genellikle her cerrahın uygulamadığı bir yöntemdir ve hatta bazı cerrahlar tarafından önerilmeyebilir. Meme masajı, implantların yerleştirilmesi sonrasında doğal yerlerine oturmalarını ve yumuşamalarını hızlandırmak amacıyla kullanılan bir tekniktir.
Ancak, meme masajı yapılıp yapılmaması ve nasıl yapılacağı, kullanılan ameliyat tekniğine, cerrahın tercihlerine ve hastanın durumuna bağlı olarak değişebilir. Bazı cerrahlar, meme masajının faydalı olduğunu düşünerek hastalarına masaj yapmalarını önerebilirken, diğer cerrahlar ise implantların doğal olarak yerine oturmasının zamanla olacağına inanarak masajı gerekli görmeyebilir.

Eğer cerrahınız meme masajını önerdiyse, genellikle ameliyat sonrası bir süre beklemek ve meme dokusunun iyileşmesine izin vermek için belirli bir süre geçmesi beklenir.

Meme uçlarında his duyusunda geçici bir değişiklik olabilir, ancak genellikle his kaybı kalıcı değildir. Meme uçlarındaki his duyusu genellikle zamanla geri gelir. Ancak her hastada farklılık gösterebilir.

Göğüs estetiği sonrası sutyen kullanmanın faydaları şunlardır:

Destek ve Koruma: Sutyenler, meme dokusunu ve implantları destekleyerek ameliyat sonrası rahatsızlık ve ağrıyı azaltabilir. Ayrıca, sutyenler göğüsleri koruyarak şişlikleri ve morlukları hafifletmeye yardımcı olabilir.

İyileşme Sürecini Destekleme: Cerrahınızın önerdiği uygun sutyen, implantların doğal olarak yerine oturmasını ve iyileşme sürecini desteklemeye yardımcı olabilir.

Şekil ve Estetik: Sutyenler, meme şeklini ve estetiğini koruyarak ameliyat sonrası dönemde daha iyi sonuçlar elde etmenize yardımcı olabilir.

Ameliyat sonrasında sutyen kullanımı süresi cerrahınızın talimatlarına ve sizin iyileşme sürecinize bağlı olacaktır. Genellikle ilk birkaç hafta boyunca, cerrahınızın belirlediği sutyeni kullanmanız önerilir. Daha sonra, iyileşme sürecinizin nasıl ilerlediğine bağlı olarak, cerrahınız sutyen kullanımı hakkında daha fazla bilgi verebilir.

Ameliyat sonrası spor yapmak için cerrahınızın belirlediği iyileşme süresini beklemek önemlidir. Genellikle hafif egzersizlere ameliyattan 4-6 hafta sonra başlamak mümkün olabilir, ancak yoğun ve etkili egzersizler için cerrahınızın iznini almalısınız

Meme büyütme ameliyatı sonrasında vücut, implantların doğal yerine oturması ve iyileşme süreci için zamana ihtiyaç duyar. Genellikle ameliyattan sonraki ilk 4-6 hafta içinde ağır fiziksel aktivitelerden, dahil olmak üzere cinsel aktivitelerden de kaçınılması önerilir. Ameliyat sonrası ilk dönemde meme bölgesinde ağrı ve hassasiyet olabilir. Bu nedenle cinsel aktiviteye geçiş yapmadan önce ağrıların azaldığından emin olmak önemlidir.

Silikon implantın yırtıldığını anlamak için bazı belirtiler olabilir, ancak yırtık olup olmadığını kesin olarak teyit etmek için cerrahınızın yapacağı muayene ve görüntüleme yöntemleri gerekebilir. Bazı olası belirtiler şunlardır:

• Göğüslerde şekil veya boyut değişikliği: Yırtılan bir silikon implant, göğüslerde asimetri veya şekil bozukluğuna neden olabilir.
• Ağrı veya rahatsızlık: Yırtılan implantın neden olduğu ağrı veya rahatsızlık hissedilebilir.
• Sıvı sızıntısı: Yırtılan bir silikon implant, implantın etrafındaki kapsül içerisine sıvı sızmasına neden olabilir. Bu durumda, meme dokusunda şişlik veya sıvı toplanması gözlemlenebilir.
Eğer yırtık şüphesi varsa, derhal plastik cerrahınıza başvurmanız önemlidir.

Silikon meme implantları ile uçak yolculuğu veya dalış yapmak genellikle bir engel teşkil etmez. Uçak yolculuğu veya dalış sırasında silikon implantlar üzerinde herhangi bir olumsuz etki oluşturma ihtimali düşüktür.Uçak yolculuğu için, genellikle ameliyattan sonraki ilk birkaç hafta uzun süreli yolculuktan kaçınmanız önerilebilir. Bu süre zarfında dolaşımın ve kan akışının düzenlenmesine yardımcı olmak amacıyla sık sık ayağa kalkma ve hareket etme önerilebilir.

Emzirme sonrası meme büyütme ameliyatı için net bir zaman çizelgesi yoktur. Her kadın için emzirme süreci farklılık gösterebilir ve meme dokusunun tamamen iyileşmesi için zaman gerekebilir. Emzirme sonrası memelerinizi tamamen iyileşene kadar beklemek, daha iyi sonuçlar elde etmek için önemli olabilir. Ancak emzirme bittikten 3 ay sonra meme başınızdan süt gelmiyorsa ameliyat olabilirsiniz

Göğüs Büyütme Ameliyat Fiyatının Değişiklik Göstermesinin Nedeni Nedir?
Göğüs büyütme ameliyatı fiyatı, yukarıda bahsedilen birçok faktöre bağlı olarak değişebilir. Cerrahın deneyimi, ameliyatın yapılacağı hastane veya klinik, kullanılacak implant türü, ameliyatın zorluk derecesi, anestezi tipi ve ameliyat sonrası bakım hizmetleri gibi etmenler fiyatı etkileyen faktörler arasında yer alır. Ayrıca, bulunduğunuz ülkenin ekonomik koşulları ve estetik cerrahi hizmetlerinin talebi de fiyatı etkileyebilir.

Göğüs büyütme ameliyatı öncesinde dikkate almanız gereken bazı önemli adımlar vardır. Bu adımlar, ameliyatınızın başarılı ve sorunsuz bir şekilde geçmesini sağlamak için önemlidir. İşte göğüs büyütme ameliyatı öncesinde yapmanız gerekenler ve yapmamanız gerekenler:

1. Uzman Bir Cerrah Seçin: Göğüs büyütme ameliyatı, uzman bir plastik cerrah tarafından gerçekleştirilmelidir. Cerrahınızın deneyimine, referanslarına ve sertifikalarına dikkat ederek ameliyatı yapacak doğru cerrahı seçin.
2. Ameliyat Öncesi Muayene: Cerrahınızla ameliyat öncesinde detaylı bir muayene ve değerlendirme yapın. Cerrahınız ameliyat için uygun bir aday olup olmadığınızı belirleyecek ve beklentilerinizi anlayacaktır.
3. Ameliyat Beklentilerini Anlatın: Cerrahınıza ameliyat sonrası beklentilerinizi açıkça anlatın. Hangi büyüklükte implant istediğinizi ve ameliyat sonrası görünümle ilgili düşüncelerinizi net bir şekilde ifade edin.
4. Sağlık Durumunuzu İletin: Cerrahınıza sağlık durumunuz ve kullandığınız ilaçlar hakkında doğru bilgi verin. Cerrahınız ameliyat için gerekli sağlık önlemlerini almalıdır.
5. Sigara ve Alkol: Ameliyat öncesinde sigara ve alkol tüketimini mümkün olduğunca azaltın veya tamamen bırakın. Sigara ve alkol, iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilir.
6. İlaç ve Takviyeler: Ameliyattan önce cerrahınıza danışmadan ilaç veya takviye kullanımını durdurmayın veya başlamayın.
7. İyileşme Planı: Cerrahınızın önerdiği iyileşme planını takip edin. Ameliyat sonrası süreçte ne yapmanız gerektiğini, nelere dikkat etmeniz gerektiğini ve kontrollerinizi zamanında yapmanızı planlayın.

1. Kendi Kendinize Tedavi Denemeleri: Ameliyat öncesinde ve sonrasında, cerrahınızın onaylamadığı herhangi bir tedavi veya ilaç kullanmaktan kaçının.
2. Yanlış Bilgi ve Önerilere İnanma: Ameliyat öncesinde internette okuduğunuz bilgilere veya arkadaşlarınızın önerilerine göre hareket etmeyin. Cerrahınızın önerilerine uyun ve onunla açık bir iletişim kurun.
3. Aşırı Stres ve Endişe: Ameliyat öncesinde aşırı stresten kaçınmaya çalışın. Ameliyatın normal bir tıbbi işlem olduğunu ve uzman bir cerrah tarafından gerçekleştirileceğini unutmayın.
4. Son Dakika Kararları: Ameliyat öncesinde son dakika kararlar vermekten kaçının. Planlama ve hazırlık sürecini önceden tamamlayın.

Meme büyütme ameliyatı sonrasında sigara içme konusunda kesin bir zaman çizelgesi vermek doğru değildir. Sigara içmenin iyileşme sürecini olumsuz etkilediği bilinmektedir, bu nedenle cerrahınızın önerilerine göre hareket etmek en doğru yaklaşım olacaktır.

Genellikle ameliyat sonrası en az 4-6 hafta boyunca sigara içmemeniz önerilir. Bu süre, yara iyileşmesi ve dokuların tamamen iyileşmesi için gereken zamanı kapsar. Ancak, her bireyin iyileşme süreci farklıdır ve cerrahınızın ameliyatınız için belirlediği özel talimatları dikkate almalısınız.

Eğer sigara içmeye devam ederseniz, iyileşme sürecinizin daha yavaş ve komplikasyon riskinin daha yüksek olabileceğini unutmayın. Sigarayı bırakmak, ameliyat sonrası dönemde daha hızlı ve sağlıklı bir iyileşme sağlamak için atılacak en iyi adımlardan biridir.

Göğüs büyütme ameliyatından sonra özel egzersizler göğüslerin boyutunu doğal olarak artırmaz. Göğüs büyütme ameliyatı, genellikle silikon veya tuzlu su dolgulu protezlerin yerleştirilmesiyle gerçekleştirilir. Egzersizler meme dokusunu büyütmez, ancak meme estetiğini ve formunu geliştirmek için spor yapabilirsiniz. Göğüs kaslarını güçlendirmek için göğüs egzersizleri yapmak, göğüslerinizi daha sıkı ve kalkık görünmesine yardımcı olabilir.

Silikon meme protezleri, doğru şekilde yerleştirildiğinde elle hissedilemeyecek kadar doğal bir his sağlayabilir. Meme protezi yerleştirildiğinde, genellikle meme dokusunun altına veya kas altına yerleştirilir, böylece meme dokusu üzerinde minimal etki yaparlar. Cerrahınızın uzmanlığı, doğru implant seçimi ve ameliyat tekniği, meme protezinin doğal bir görünüm ve his sağlamasına yardımcı olacaktır. Ancak her bireyin meme dokusu ve anatomisi farklı olduğu için protezlerin hissedilmesi durumu kişiden kişiye değişebilir.