Lipofilling olarak da bilinen yağ dolguları ile yüz şekillendirme işleminde yaşlanma belirtilerinin önüne geçmek, yüzün belirli bölgelerini gençleştirmek ya da yüze ihtiyaç duyduğu hacmi kazandırmak hedeflenir. Bu işlemde, plastik cerrah, hastanın karın, bel veya bacak bölgelerinden alınan yağları özel bir işlemden geçirerek saflaştırırarak göz altları, orta yüz bölgesi, elmacık kemikleri, burun-dudak çizgileri, dudaklar, çene ucu gibi bölgelere enjekte eder. Hasta, işlemden sonra genellikle aynı gün taburcu edilir. İşlemin ardından yaklaşık 2-3 gün ödem ve morarma olabilir ancak hasta günlük hayatına oldukça hızlı bir şekilde geri döner. Lipofilling işleminden sonra yağlarda belirgin bir erime gözlenirse, işlem hastanın talebine göre 6-12 ay sonra tekrarlanabilir.

Vücutta bulunan yağ, yüz gençleştirme işlemleri için en iyi ve en kaliteli yedek doku olarak bilinir. Bu yağ dokusu; karın, bel veya bacak çevresinden liposuction yöntemiyle alındıktan sonra saflaştırılır. Elde edilen bu yağ dokusunun, yüzdeki hacim eksikliklerinin tamamlanması için hastanın yüzünün çeşitli bölgelerine enjekte edilmesi işlemine yağ enjeksiyonu (dolgusu) ile yüz şekillendirme adı verilir. Bu işlem lipofilling olarak da bilinir.

Yaşın ilerlemesiyle birlikte ciltte yumuşak doku kayıpları gibi değişimler meydana gelir. Yanakların sönükleşmesi, mimik çizgilerinin belirginleşmesi, burun-dudak çizgilerinin derinleşmesi ve göz altındaki çöküklükler, kişiye yorgun ve yaşlı bir ifade verir. Yaşlanma belirtilerinden kurtulmak ve yüze ihtiyaç duyduğu gerginliği yeniden kazandırmak için,  yağ dolguları 30’lu yaşlardan itibaren uygulanabilir.

Kİşinin karın bölgesindeki deformeler ve sarkmalar az olduğunda tercih edilir. Bazı kişilerde hem kilo alıp verme durumu hem de hamilelik sonrasında karın bölgesindeki deformeler daha az olur. Bu durum genellikle yaşlanmaya bağlı olarak yaşanan deri gevşemelerinde de sık karşılaşılan bir durumdur. Bu kişilerin yaşadığı deformeler ayrıca genellikle göbek seviyesinin altında yer alır.

Mini karın germe işlemlerinde operasyon için daha küçük bir kesi oluşturulur. Sezaryen operasyonunda olduğu gibi küçük bir iz oluşturulur. Göbek deliğinin çevresine herhangi bir kesi yapılmasına gerek yoktur. Ortalama 90 dakika süren bu operasyon sonucunda bölgedeki fazla cilt derisi çıkarılır. Ayrıca liposuction işlemi ile kişinin bel bölgesi inceltilerek güzel bir görünüm elde edilir.

Hasta, yüzündeki kırışıkların görünümünü azaltmak ve daha dolgun bir yüze sahip olmak istiyorsa, lipofilling yöntemini tercih edebilir. Plastik cerrah, yüze yağ enjeksiyonu yapmadan önce muayene sırasında hastanın genel sağlık durumunu, taleplerini ve yüzünün hangi bölgesinde veya bölgelerinde bu işleme ihtiyaç duyduğunu öğrenir. Ayrıca hastanın hangi bölgesinden yağ alımı yapacağına da karar verir.

Bu işlem sırasında enjekte edilen yağ hücrelerinin canlılığını koruması, dolgu etkisi yaratırken, uygulama yapılan bölgede yüz kontürünün değişmesine ve kırışıklığa neden olan derin çizgilerin yağ ile doldurularak yüzün daha sıkı görünmesine olanak sağlar. Örneğin lipofilling ile elmacık kemikleri belirginleştirilebilirken, dudaklara doğal bir dolgunluk kazandırılır. Yağ enjeksiyonu, dudak çevresine uygulanarak dudak kenarlarındaki derin kırışıkların doldurulmasını sağlanır.  Çene köşelerine yapılan yağ enjeksiyonu da, çene hattının belirginleşmesine ve daha simetrik görünmesine yardımcı olur. Göz altına yağ enjeksiyonu yapılmasının ardından ince olan göz altı derisi kalınlaşır ve cilt kalitesi artar.

Enjekte edilen  yağ dokusu, aynı zamanda içerdiği kök hücre öncüleri sayesinde yüzün dokularında, ciltte gençleştirme ve yenileme (rejenerasyon) etkisi gösterir. Bu tazeleyici etki ile cilt daha parlak ve canlı görünür.

• Yüze yağ enjeksiyonu ameliyatı lokal anestezi, genel anestezi ya sedasyon altında yapılabilir, uygulama yapılacak bölgeye bağlı olarak yaklaşık 1 saat sürer.
• Hastanın kullandığı ilaçları ve daha önce ameliyat geçirip geçirmediğini muayene sırasında doktora bildirmesi gerekir. Plastik cerrahi uzmanı, ameliyat planlamasını yaparken hastanın mevcut sağlık durumunu göz önünde bulundurur.
• Hastanın iyileşme sürecini olumsuz etkileyebileceği için ameliyattan yaklaşık 2-3 hafta önce sigara ve alkol kullanımını bırakması önerilir.
• Hastanın aspirin ve E vitamini gibi kan sulandırıcı ilaç ve takviyeleri, bitki çaylarını ameliyattan 1-2 hafta öncesinden itibaren tüketmemesi gerekir.

Yüzde yağ enjeksiyonu şakaklar, göz çevresi, göz kapakları, gözaltları, orta yüz bölgesi, elmacık kemikleri, burun-dudak çizgileri, dudaklar, çene ucu ve alt çene kemiğinin kenarlarına uygulanabilir. Plastik cerrahınız, öncelikle hastanın karın, bel veya bacak bölgesinden liposuction yöntemiyle ince kanüller yardımıyla yağ dokusunu alır. Hekim, vaser liposuction yöntemini de tercih edebilir.  Plastik cerrahınız, aldığı bu yağı süzerek saflaştırdıktan sonra  hastanın yüzünde önceden belirlemiş olduğu bölgelere enjekte eder.

• Bu işlem hastanede kalmayı gerektirmez, hasta genellikle aynı gün taburcu edilir.
• İşlemin ardından yaklaşık 2-3 gün ödem ve morarma olabilir. Hastanın bu durumları hafifletmek adına enjeksiyon bölgesine 30 dakikada bir buz torbaları ya da soğuk jel uygulaması gerekir.
• Hasta, günlük hayatına oldukça erken dönebilir, hatta işlemden 1 gün sonra gözlük takarak dışarı çıkabilir.
• Hasta, ödemi en aza indirmek adına, işlemden sonra yaklaşık bir hafta sauna ve solaryum gibi aktivitelerden kaçınmalıdır.
• Morluklar işlemden 3 gün sonra hafiflemeye başlar, bir haftanın sonunda büyük oranda azalır. Hasta, morlukları makyaj yardımıyla gizleyebilir.
• Hasta, retinoid veya glikolik asit içeren cilt bakım ürünlerini 1 gün boyunca kullanmamalıdır.
• Hasta, işlemden 2 gün sonra işlemin yapıldığı bölgeyi yıkayabilir ve nemlendirici kremler uygulayabilir.
• İşlemin ardından yaklaşık 3 hafta sonra yüz normale döner.
• Hastanın yüzünü ameliyat sonrası 3 ay güneşten korumaya özen göstermesi gerekir.

Annelik estetiği sonrasında kanama, meme başı ve deri duyusu kaybı, yaraların geç iyileşmesi ve cilt altında sıvı birikimi gibi komplikasyonlar yaşanabilir. Ancak doğru bir cerrahi süreç ile bu riskler minimize edilir.

Yüzün farklı bölgelerine enjekte edilen yağların bir kısmı, belli bir süre sonra eriyerek dolgunluğunu kaybedebilir. Plastik cerrahın yağı doğru tekniklerle alıp uygun işlemlerden geçirerek hazırlaması ve yüze doğru bir yöntemle enjekte etmesi işlemin kalıcılığı üzerinde önemli rol oynar. Hareketsiz bölgelerde işlemin başarı şansı daha yüksektir. Örneğin göz çevresinde verilen yağın önemli ölçüde kalıcı olduğu söylenebilir. Orta yüzde ve çene bölgesinde de kalıcılık oranı daha yüksektir. Çünkü bu alanlar stabildir, mimik ve hareketlerden etkilenmez. Burun ve dudak çizgilerinde verilen yağın genellikle yarısı kalıcı olabilirken, dudaklarda  yağların erime oranları daha yüksektir. Yağlarda belirgin bir erime gözlenirse, bu işlem hastanın talebine göre 6-12 ay sonra tekrar yapılabilir.

Lipofilling ile yüz şekillendirmeden sonra kanama, morarma, enfeksiyon, asimetri ve kontur farklılıkları gibi sorunlar oluşabilir. Ayrıca işlemin ardından yağ hücrelerinin beklenenden fazla erimesi sebebiyle gerekli sonuç elde edilemeyebilir.  Hastanın göz çevresine enjeksiyon yapılırken, yeterince inceltilmiş yağ dokusu kullanılmazsa cilt altında sertlikler ve topaklar oluşabilir. Orta yüze olması gerekenden daha fazla yağ enjekte edilirse, abartılı sonuçlar meydana gelebilir. İşlemin konusunda uzman bir doktor tarafından doğru bir şekilde gerçekleştirilmesi, işlemin başarı şansını artırırken bu risklerin minimize edilmesini sağlar.

Bu işlemde hastanın karın, bel veya uyluk bölgesinden alınarak saflaştırılan yağlar kullanılır. Yağların bir kısmı belli bir süre sonra eriyerek dolgunluğunu kaybedebilir. Hareketsiz bölgelerde işlemin kalıcılık oranı daha yüksektir. Kalıcılık en çok elmacık kemiğinde, alında, göz altında ve çene ucunda elde edilebilir.  Yağlarda belirgin bir erime olursa, yüze yağ enjeksiyonu hastanın talebine göre  tekrarlanabilir.

Dermal dolgu uygulamalarında sentetik dolgu malzemeleri kullanılır. Ancak yüze yağ enjeksiyonu işleminde hastanın kendi vücudundan elde edilen yağlar tercih edilir. Kalıcılık,  yağ enjeksiyonu işleminde daha fazladır. Sentetik dolgularda yaşanabilecek alerjik durumlara, yağ dolgularında rastlanmaz.

Hasta, işlemden sonra aynı gün taburcu edilir ve yaklaşık 2-3 gün içinde günlük hayatına dönebilir. Ödem ve morluklar işlemden 3 gün sonra hafiflemeye başlar, bir haftanın sonunda büyük ölçüde azalır.

Bu işlemde kişinin kendi dokusundan elde edilen yağlar kullanıldığı için,  alerjik reaksiyon riski bulunmaz. Ancak yağ dolguları ile yüz şekillendirmeden sonra enfeksiyon, asimetri ve kontür farklılıkları oluşabilir.