DOÇ.DR.CELALETTİN SEVER

ESTETİK, PLASTİK VE REKONSTRÜKTİF CERRAHİ UZMANI

DOÇ.DR.CELALETTİN SEVER Logo

viaestetik

Ana sayfa  / Saç Ekimi
Saç Ekimi

Saç Ekimi

Saç dökülmesi bayanlarda ve erkeklerde genetik yatkınlık, hormonal dengesizlik, vitamin eksikliği, kansızlık, kullanılan çeşitli ilaçlar, mantar hastalıkları, fiziksel veya duygusal stres, menopoz, yaşlanma ve olumsuz dış fiziksel şartlar nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Günde 50-100 adet saç telinin dökülmesi ise normal olarak değerlendirilmektedir. Saç dökülmesi ile hastalarda oluşabilecek çeşitli psikolojik ve duygusal açıdan travma, sosyal yaşamdan uzaklaşma, depresyon, aşırı sinirlilik, kendine güven duygusunda azalma gibi olumsuz sorunlar saç ekiminin başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesiyle tedavi edilebilmektedir. Saç dökülmesinin nedenlerinin belirlenmesi ve saç ekimi sonucunda doğal bir görünümün elde edilmesi önemlidir. Bu nedenle, hastanın saç ekim işleminden önce plastik cerrahi uzmanı tarafından muayene edilmesi ve değerlendirilmesi önem taşımaktadır. Muayene esnasında saçın açıklık oranı, saçın fiziki yapısı, rengi, kalınlığı, yoğunluğu saptanıp verici alanın yeterliliği ve gerekli greft sayısı hesaplanmaktadır. Özellikle ön saç çizgisi oluşturulurken hastanın yüzünün şekli, göz ve kaş yapısı incelenerek en uygun saç çizgisi plastik cerrahi uzmanı tarafından planlanmalıdır. Saç ekiminin başarılı olabilmesi için saç çizgisinin doğal olması önemlidir.

Greft, verici (donör) bölgeden çıkartılarak saçsız bölgeye nakledilmek için hazır olan saç foliküllerine verilen addır. Greftler değişik büyüklüklerde ve şekilde olabilmektedir. Eğer donör bölgedeki kökler yeterince gelişmemiş ve zayıfsa o zaman saç mezoterapisi ya da PRP ( Platelet Rich Plasma) yapılarak kökleri güçlendirmek gerekmektedir. Tüm bu analizler saç ekiminin başarısını etkileyecek önemli öğelerdir. Saç ekim yöntemleri ikiye ayrılmaktadır.

FUT Tekniği (Follicular Unit Transplantation) FUE Tekniği (Follicular Unit Extraction)

Günümüzde, en çok tercih edilen yöntem iz kalmaması açısından FUE yöntemidir. FUE tekniği 2003 yılında uygulanmaya başlanmıştır. FUE yöntemi, hastanın donör bölgesinden yani ensenin biraz üzerinden, iki kulak arasında kalan hormona duyarlı olmayan, sağlıklı ve dökülmeme özelliği taşıyan greftlerin, teker teker zarar verilmeden mikromotor vasıtasıyla alınarak saç olmayan bölgelere tek tek transfer edilmesidir. Bu şekilde yapılan saç ekimi işlemi sonucunda ekilen saç kökleri hormona duyarlı olmadıklarından, yani genetik olarak dökülmemeye kodlandıkları için dökülmemektedir. Bu yöntemde, bir seans da 5000 – 10000 ( 2000 – 3500 greft ) saç teli transfer edilebilmektedir.

FUE NoCUT Tekniği

Toplumda yoğun iş temposu ya da sosyal statüleri nedeniyle saçlarının kesilmemesi için saç ekimi yaptırmayan hastaların sayısı her geçen gün daha da artmaktadır. Bu hasta grubu için FUE NoCUT tekniği tanımlanmıştır. Bu teknikte saçtaki açıklık alana bağlı olarak tek seansta ya da 2-3 seansta saç ekimi yapılabilmektedir. Bu teknikte 800-1000 arası greft almak mümkündür. Saçlı bölge özel bandajlarla ayrılarak greft alınacak bölgeye yaklaşık 8 cm uzunluğunda ve 2 cm genişliğinde, standart uzunlukta bir saçla kapatılacak şekilde traşlama yapılmaktadır. Ense bölgesinde birkaç alan bu şekilde hazırlandıktan sonra greftler mikromotor yöntemi ile alınmakta ve takiben ekim işlemi gerçekleştirilmektedir.

Saç Ekimi Öncesi ve Sonrası

Saç ekimi için planlanan tarihten bir hafta öncesinde aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçlar (aspirin,İbuprofen,ecopirin,alka seltzer v.s.), antideprasan ilaçlar ve vitamin alımı kesilmelidir. Ayrıca, saç ekiminden 48 saat önce sigara içilmemesi ve alkol alınmaması önemlidir. Bu sayede iyileşme sürecinin daha verimli geçmesi sağlanmaktadır.

Saç ekimi tamamlandıktan sonra hastaya, saç ekimi yapılan ve köklerin alındığı alanın bakımı ve yatış pozisyonu gibi bilgilerin yeniden tarif edilmesi önemlidir. Hasta, işlem tamamlandıktan hemen sonra aynı gün taburcu edilmektedir. Hastanın saçları 48 saat sonra özel bir solüsyonla yıkanmaktadır. Hastanın ise 10 gün boyunca her gün ve günde bir kez olmak üzere saçlarını düzenli olarak yıkaması önerilmektedir.

Ekilen saçlar birinci ayın sonunda dökülüp, 2- 3 ay sonra tekrar çıkmaya ve uzamaya başlamaktadır. İstenilen görünümün elde edilmesi ise ortalama olarak 6. aydan itibaren başlamaktadır. Saç ekimi sonrasında mezoterapi veya PRP ( Platelet Rich Plasma) uygulama seansları tavsiye edilmektedir. Her iki yöntem de saç köklerini güçlendirdiği ve saçları daha canlı hale getirdiği için yeni saçların daha hızlı bir şekilde istenen forma gelmesi sağlanmaktadır. PRP yöntemi ile kişinin kendi kan hücrelerinden elde edilen ve büyüme faktörleri (Growth Factors) içeren karışım saç köklerine uygulanmakta ve doğal yoldan saç köklerinin büyümesi amaçlanmaktadır. Böylece yeni ekilmiş köklerin beslenme sorunu kalmamakta ve büyümeleri hızlanmaktadır. Mezoterapi işleminde ise saç derisinin altındaki tabakaya verilen vitamin ve antioksidanlar sayesinde yine saç kökleri güçlenmekte ve saçlar daha hızlı bir şekilde uzamaya başlamaktadır.